Zaman ne kadar hızlısın, sana yetişemiyorum! Olmuş yine iki aydan fazla, blog 'a ugramayalı. Bu arada neler mi oldu? Zeynep için kelebekler kondurduk, Deniz için deniz kızı çıkardık okyanustan, ben de Roma 'ya gidip dondurma yedim geldim.
Önce Zeynep 'in kelebeklerine bakalım nerelere konmuşlar :) Sinem 'in biricik kızı Zeynep 'in doğum gününde ona sürpriz bir Winx pastası yapmaya karar verdik. Sonradan öğrendim ki kelebek onlar için çok özel bir simgeymiş. Ben de özellikle Zeynep 'in kalbine konacak bir sürü kelebek olan bir pasta yapmak istedim. Ortaya fotoğraftaki pasta çıktı :)
Pastanın Zeynep 'te yarattığı etkiye şahit olamadım ama kelebekleri gördüğünde kalbinin kanatlandığını Sinem anlattı. Hatta "Anne tam hayal ettiğim gibi!" diye çığlık attığı da gelen rivayetler arasında :) İyi ki doğdun Zeynep :)
Gelelim Deniz için okyanustan çıkardığımız deniz kızına :) Her zaman çocuklara şeker hamurlu temalı pasta yapacak değiliz ya, bazen bizim içimizdeki çocuklara da hitap etmek gerekir :)
Canım arkadaşım Serap 'ın aklına, bir öğlen yemek yerken Deniz 'in yaklaşan doğum günü geldi ve benden pasta yapmamı istedi. Buraya kadar her şey planlı giderken sabah aldığım bir mail ile birden ayıldım : Deniz 'in doğum günü Cumartesi günüydü, pastayı Cuma gününe hazırlayacaktık ve günlerden Perşembe idi! Bu arada Cuma gününe başka bir pasta olduğundan nasıl yaparız diye düşünürken melekler sesimizi duymuş olacaklar ki diğer pastanın Cumartesi gününe teslim edilmesi istendi. Biz de rahat bir nefes alarak deniz kızına odaklanabildik :) Böyle bir hengame içerisinde ortaya fotoğraftaki pasta çıktı :)
Tabi Deniz 'in haberi yokken hazırladığım pasta üzerinde mumlarla ofisin ortasına gelince, yüz ifadesini görmeliydiniz :) Biraz şaşkınlık çokça mutlulukla dileklerini dileyerek mumları üfledi :) Tüm dileklerin gerçek olsun Deniz 'ciğim :)
Ve ben :) Koşturmacanın arasında kısa bir Roma seyahati yaptım, onu da bir sonraki yazımda anlatacağım. Şimdi de yılbaşı geliyor, yaniiii çam ağacı süsleme ve kurabiye zamanı :) Yeni lezzetlerde buluşmak üzere...
witch
doğumla ölüm arasındaki mucizedir yaşam. kimimiz için sihirli, kimimiz için olağan ama asla sıradan olmayan...
11 Aralık 2012 Salı
23 Eylül 2012 Pazar
Çınar 'ın Pastası
Merhaba :)
Son buluşmamızdan beri ne kadar zaman geçmiş hızlıca, anlamamışım :) Zaman hızla akarken ben de boş durmadım. Öncelikle geçen yazımda bahsettiğim Mavi Melek Pasta Evi için Facebook üzerinden bir sayfa açtım (sayfaya www.facebook.com/mavimelekpastaevi adresinden ulaşabilirsiniz). Arkadaşlarımdan daha ilk günden çok güzel övgüler aldım ama en önemlisi benim için çok özel olan bir arkadaşım yine bana özel bir logo tasarladı. Tek kelimeyle muhteşem oldu ayrıca çok ta uğurlu geldi, siparişlerde artış oldu :)
İşte bu siparişlerden birisi de çok sevgili Ebru 'nun sevgi dolu oğlu Çınar için yaptığımız doğum günü pastasıydı. Aslında pastanın dış tasarımı tamamen Çınar 'a ait. Parti için hazırladığı davetiyenin üzerine düşündüğü pastayı bize de gösterdi, biz de ona küçük bir sürpriz yaptık. Davetiyenin iç kısmında daha üç yaşındayken çizdiği tavus kuşunun benzerini şeker hamurundan hazırladık, pastanın üzerine kondurduk :) Normalde pastalarımı kendim yapıyorum ama bu pastayı benim gibi pasta chef 'i olan en yakın arkadaşım Nihan ile yaptık, yaparken de çok eğlendik :) Asıl eğlenceli kısım, pastayı gördüğünde Çınar 'ın yüzündeki ifadeydi. Bütün yorgunluğumuza değdi.
Şimdi yeni siparişleri hazırlama zamanı :) Çınar 'cığım yeni yaşın sana her ne istiyorsan ondan bol bol getirsin; Ebru 'cuğum siparişini bize verdiğin için teşekkürler; Nihan 'cığım sihirli parmaklarınla pastaya sevgini kattın, iyi ki varsın :)
Yeni pastalarda görüşmek üzere...
Son buluşmamızdan beri ne kadar zaman geçmiş hızlıca, anlamamışım :) Zaman hızla akarken ben de boş durmadım. Öncelikle geçen yazımda bahsettiğim Mavi Melek Pasta Evi için Facebook üzerinden bir sayfa açtım (sayfaya www.facebook.com/mavimelekpastaevi adresinden ulaşabilirsiniz). Arkadaşlarımdan daha ilk günden çok güzel övgüler aldım ama en önemlisi benim için çok özel olan bir arkadaşım yine bana özel bir logo tasarladı. Tek kelimeyle muhteşem oldu ayrıca çok ta uğurlu geldi, siparişlerde artış oldu :)
İşte bu siparişlerden birisi de çok sevgili Ebru 'nun sevgi dolu oğlu Çınar için yaptığımız doğum günü pastasıydı. Aslında pastanın dış tasarımı tamamen Çınar 'a ait. Parti için hazırladığı davetiyenin üzerine düşündüğü pastayı bize de gösterdi, biz de ona küçük bir sürpriz yaptık. Davetiyenin iç kısmında daha üç yaşındayken çizdiği tavus kuşunun benzerini şeker hamurundan hazırladık, pastanın üzerine kondurduk :) Normalde pastalarımı kendim yapıyorum ama bu pastayı benim gibi pasta chef 'i olan en yakın arkadaşım Nihan ile yaptık, yaparken de çok eğlendik :) Asıl eğlenceli kısım, pastayı gördüğünde Çınar 'ın yüzündeki ifadeydi. Bütün yorgunluğumuza değdi.
Şimdi yeni siparişleri hazırlama zamanı :) Çınar 'cığım yeni yaşın sana her ne istiyorsan ondan bol bol getirsin; Ebru 'cuğum siparişini bize verdiğin için teşekkürler; Nihan 'cığım sihirli parmaklarınla pastaya sevgini kattın, iyi ki varsın :)
Yeni pastalarda görüşmek üzere...
4 Eylül 2012 Salı
Pastacı oldum ben :)
Herkese merhaba :)
Pastayı kim sevmez, hele sevgi dolu sihirli mutluluk pastalarını :) Sevgiyle kalın :)
Bademli Cookie |
Coco Dome - Hindistan cevizi sevenlere |
Beyaz Çikolatalı Cheese Cake - Şeftali ile Tatlandırılmış |
Croissant ve Croissant Pain Au Chocolat |
Tarçınlı Cookie |
25 Nisan 2012 Çarşamba
Hayat Güzeldir, hem de çok!
Bir süredir hayatımda aldığım radikal kararlara bugün bir yenisini daha ekledim ve kendime blogspot yarattım. Genelde kendimde tutmayı sevdiğim yazılarımı paylaşmak : neden olmasın! Merhaba derken benim için çok anlamlı olan bir alıntı yazıyı paylaşmak istedim. Her nefesimizde çok daha mutlu olmamız dileğiyle, sevgiyle...
Hayatın çok güzel olduğunun anlaşıldığı anlar
ne güzeldir,
dört gözle beklediğin bir haberin gelmesi,
ağrının dinmesi,
yıllar sonra bir gün biryerde çocukluğunda annenin senin için yaptığı kurabiyelere rastlamak,
yağmurdan sonra açan güneş,
buz gibi sokaktan sıcacık eve girmek,yorgunluktan bitmişken yatağa uzanmak,
tuttuğun takımın ezeli rakibini yenmesi,
kızgın kumlarda uzun uzun yattıktan sonra bedeni denizin serinliğine bırakmak,
sabahları kızarmış ekmek kokusu ile uyanmak,
bir doktor muayenehanesinin kapısından şüpheleri dağıtmış olarak sevinçle çıkmak,
bir bahçenin önünden geçerken duyduğun hanımeli kokusu,
sabah uyanıp o günün tatil olduğunu hatırlamak,
artık bitti derken seni arayıvermesi,
yaşlı ana babanın hala çaldığınız kapının arkasında yada hattın öbür ucunda olması,
fırından yeni çıkmış ekmeğin köşesi,
bir köşede birbirine sarılmış uyuyan kedi yavruları,
evinden pişmekte olan yemek kokusunun yayılması,
soğuktan titrerken eline tutuşturulan bir bardak çay,
meteliksiz bir günde çoktandır giymediğin ceketin cebinden para çıkması,
uzun sıcak bir çınaraltı,sabahtan beri ayağını vuran ayakkabıları çıkardığın an,
sudan bir sebeple küstüğün arkadaşınla barışmak,
yıkanmış ütülenmiş mis gibi kokan yatak takımlarının koynunda uyumak,
bir sandalın kenarına oturarak bacaklarını denize sallandırmak,
en sevdiğin yemeğin ilk lokmasını ağzına aldığın an,
en önemlisi nefes almak
konuşmak
duymak
yürümek
görmek
anlamak
ne güzeldir arkadaşlarından, sevdiklerinden,
sevgiliden alacağın sıcacık bir merhaba....
Hayatın çok güzel olduğunun anlaşıldığı anlar
ne güzeldir,
dört gözle beklediğin bir haberin gelmesi,
ağrının dinmesi,
yıllar sonra bir gün biryerde çocukluğunda annenin senin için yaptığı kurabiyelere rastlamak,
yağmurdan sonra açan güneş,
buz gibi sokaktan sıcacık eve girmek,yorgunluktan bitmişken yatağa uzanmak,
tuttuğun takımın ezeli rakibini yenmesi,
kızgın kumlarda uzun uzun yattıktan sonra bedeni denizin serinliğine bırakmak,
sabahları kızarmış ekmek kokusu ile uyanmak,
bir doktor muayenehanesinin kapısından şüpheleri dağıtmış olarak sevinçle çıkmak,
bir bahçenin önünden geçerken duyduğun hanımeli kokusu,
sabah uyanıp o günün tatil olduğunu hatırlamak,
artık bitti derken seni arayıvermesi,
yaşlı ana babanın hala çaldığınız kapının arkasında yada hattın öbür ucunda olması,
fırından yeni çıkmış ekmeğin köşesi,
bir köşede birbirine sarılmış uyuyan kedi yavruları,
evinden pişmekte olan yemek kokusunun yayılması,
soğuktan titrerken eline tutuşturulan bir bardak çay,
meteliksiz bir günde çoktandır giymediğin ceketin cebinden para çıkması,
uzun sıcak bir çınaraltı,sabahtan beri ayağını vuran ayakkabıları çıkardığın an,
sudan bir sebeple küstüğün arkadaşınla barışmak,
yıkanmış ütülenmiş mis gibi kokan yatak takımlarının koynunda uyumak,
bir sandalın kenarına oturarak bacaklarını denize sallandırmak,
en sevdiğin yemeğin ilk lokmasını ağzına aldığın an,
en önemlisi nefes almak
konuşmak
duymak
yürümek
görmek
anlamak
ne güzeldir arkadaşlarından, sevdiklerinden,
sevgiliden alacağın sıcacık bir merhaba....
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)